Kocaeli 1 Şubesi

MAĞLUPSUN GALİP...

30 KASIM 2015 Tarihli köşesinden "EĞİTİM BİR SEN'İN SÜNGÜSÜ DÜŞTÜ" başlıklı yalan ve yanlışlarla dolu haber yapan Galip ATAMAN, sendikamız tarafından gönderilen tekzip metnini yayınlamamış ve olay sendikamız tarafından hukuki mercilere taşınmıştı.  

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Daha sonra ise hukuki süreç tamamlanmadan alt mahkemenin kararını köşesinden zafer şeklinde yazmaktan geri durmamıştı.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Ancak "Yanlış Hesap Bağdat'tan Döner" misali Üst Mahkeme talebimizi haklı buldu ve sayın yazarımızı tekzip metnini yayınlamak zorunda bıraktı.

 

ÜST MAHKEME KARAR ÖRNEĞİ AŞAĞIDADIR...

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Galip ATAMAN'ın köşesinden 5 Mart 2016 tarihinde yayınladığı tekzip metnini aşağıda ilginize sunuyoruz.

 

TEKZİP VE DÜZELTME METNİNİ TAMAMI

“Öğretmenlerin ekonomik, sosyal, mesleki hak ve menfaatlerinin korunmasına, geliştirilmesine katkı sunmak, ülkemizin demokratik düzen içerisinde daha da özgürleşmesini sağlamak amacıyla sendikal çalışmalarına başlayan müvekkilim EĞİTİM BİR-SEN, tüm engellemelere ve baskılara rağmen ülke genelinde ve nihayet 2015 yılı itibariyle Kocaeli ilinde GENEL YETKİLİ SENDİKA“ olmayı başarmıştır. Müvekkilim sendikanın bu cezp edici yükselişini ve başarısını hazmedemeyen kimi çevreler, son zamanlarda artan şekilde ortaya attıkları asılsız söylemlerle bu başarıyı gölgelemek istemektedirler.

Bunun en açık ve son örneği Mavi Kocaeli Gazetesinin 30.11.2015 tarihli sayısında Galip ATAMAN imzasıyla tam sayfa olacak şekilde yayıma servis ettirilen haber/yorum’dur. Haber içeriğinde; alenen sendikal ayırımcılık yapmak suretiyle müvekkilim sendikaya gerçek dışı isnatlarda bulunmak suretiyle saldırılmış ve kamuoyunun haber alma özgürlüğü köşe yazarının şahsi husumeti ile ürettiği bu kirli servisiyle zedelenmiştir. Şöyle ki;

  1. Eğitimciler Birliği Sendikası, aydınlık vizyonu ve çağdaş sendikacılık uygulamaları, eğitim camiasında görev yapan her bir çalışanı etkilemiş ve bu sayede Türkiye genelinde en fazla üye sayısına ulaşarak Genel Yetkili Sendika olmayı başarmıştır. Ülkemizin çağdaş uygarlık düzeyine ulaşabilmesi için geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızın gelişimine yönelik ortaya konan bu vizyon, nihayet Kocaeli İlinde de karşılık bulmuş ve müvekkilim sendika Kocaeli ilinde de 2015 yılında genel yetkili sendika olmayı başarmıştır.

Müvekkilim sendika bu başarısı ile; Kocaeli’nin başarılı, alanında uzman ve öğrencilerinin gelişimi için hiçbir fedakarlıktan kaçınmayan öğretmenler ve idarecilerini bir çatı altında toplayarak eğitim kalitesinin arttırılmasında öncü rol sütlenmiştir. Nitekim müvekkilim sendikanın Kocaeli bölgesindeki bu artan başarısı ve örgütlü çalışması, Kocaeli Valiliğinin desteği, imkânları ve vizyonu ile birleşmiş ve ortaya ciddi bir başarı hikâyesi daha çıkmıştır. Resmi verilere göre 2014 ve 2015 TEOG ve LYS verilerine göre, Kocaeli ili, adeta sıçrama yapmış ve taraflı ve tarafsız herkesin dikkatini çekerek övgüsüne mazhar olmuştur.

Resmi veriler ve tarihleri bu kadar açık olduğu halde; verileri okumak konusunda dahi yetersiz olan kişilerin müvekkilim sendikanın ortaya koyduğu aydınlık vizyonu anlamasını beklemek saflık olurdu. Nihayetinde bu kişilerin kendi çaplarına göre güttükleri husumetle, dezenformasyon içeren birkaç yazı üreterek müvekkilim sendikaya zarar vereceğini sanmaları da ibretlik bir durumdur. 

 2- Anılan köşe yazısında, müvekkilim sendikayı Mustafa Kemal Atatürk Düşmanlığı ile itham etme cüretinde dahi bulunan yazar sendikamızı siyasetle bağlantılı gösterme iftirasında bulunmaktan kendini alamamıştır. İlimizin seçkin öğretmen ve idarecilerini aynı çatı altında barındıran, ülkesine ve devletine sonuna kadar bağlı Anayasal bir kuruluş olan müvekkilim sendikaya “Atatürk Düşmanı” diyebilecek kadar seviyesiz açıklamalara cevap vermek müvekkilim sendika açısından oldukça zül bir durumdur. Yazarı kendi seviyesiyle baş başa bırakarak şu açıklamayı yapmayı özellikle elzem görüyoruz. Müvekkilim sendika, Mustafa Kemal Atatürk ve dava arkadaşlarının ülkemize bıraktığı kutsal emanete sona kadar bağlıdır ve onun yılmaz savunucularından biridir. Önemli olan onun ismini olur olmaz her yerde zikretmek değil, onun bıraktığı mirasa sahip çıkmaktır ki müvekkilim sendika üyeleri yetiştirdikleri nesillerle bu mirasa sahip çıktığını her fırsatta göstermiştir. Ayrıca Müvekkilim sendikanın, her bir üyesinin sahip olduğu siyasi düşünceye sonuna kadar saygılı olan siyaset üstü bir kurum olduğunu bir kez daha hatırlatıyor ve bu tür iftira içerikli yayınlara son verilmesini önemle ihtar ediyoruz.  

  1. Eğitimciler Birliği Sendikasının her bir üyesi kabadayılık, baskı, tehdit ve şantajla yola getirilemeyecek kadar cesur ve erdemli bireylerdir. Köşe yazısı içerisinde yazarın kullandığı bu üslubun eğitim dili olamayacağı, ülkemizin genel yetkili sendikasına Atatürk Düşmanı diyebilecek kadar alçalan bu anlayışın öğretmenleri temsil edemeyeceğini burada bir kez daha önemle vurguluyoruz.    
  1. Son olarak anılan yazı içeriğinde ülkemize tarifsiz acılar yaşatan 12 Eylül Cuntasının bir uygulaması olan 24 Kasım Öğretmenler Gününde müvekkilim sendika tarafından yayımlanan açıklaması da eleştiri konusu yapılmıştır. Öğretmenlerin sorunlarına kalıcı çözümler üretmeden, onları darbe döneminin bir ürünü olan sıradan bir güne hapsederek sorunlarının çözülemeyeceğini hatırlatmak müvekkilim sendikanın görevidir. Üyelerinin yasal haklarını arayan müvekkilim sendikanın bu görevini, eğitim camiası ile ilgili olmayan ve siyasi körlüğe yakalanmış kişilerin anlamasını beklemiyoruz. Bu çerçevede Eğitimciler Birliği Sendikası’nın; eğitim camiasına yönelik her tülü haksız uygulamanın önlenmesi için yine öncü kuvvet olarak rol oynayacağını, hukuka aykırı her türlü uygulamanın takipçisi olacağını, kendisine servis ettirilen asılsız söylemleri gazetecilik kisvesi altında yayınlayarak hakaret etmek için bahane arayan kişiler hakkında yasal haklarımızı sonuna kadar arayacağımızı kamuoyuna saygı ile duyururuz.”

               Av. Ahmet AYAN